Yalova’da Kamiller İlim, Kültür ve Çevre Vakfına ait ruhsatsız olarak işletilen Halil Bağlı Talebe Yurdunda 12 yaşındaki çocuğa istismarda ve cinsel  saldırıda bulunulduğu ortaya çıktı. Olay mağdur çocuğun ve arkadaşlarının anlatımı üzerine açığa çıktı. Kuran ve Türkçe dersi verdiği belirtilen olayın faili 26 yaşındaki M.Z. tutuklandı. Yaşananları İsmail Saymaz Halk TV’deki köşesine taşımasının ardından CHP Yalova İl Başkanı Mehmet Gürel yaşanan taciz olayı ile ilgili basın açıklaması yaptı.

Mehmet Gürel yazılı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

“Yine bir tarikat cemaat yurdunda cinsel taciz ve tecavüz olayı ne yazık ki, Yalova kentinde de meydana gelmiştir. Daha önce de birçok yerde yine bu tarikat ve cemaat yurt ve kurslarında birçok cinsel taciz ve istismar olayı yaşanmış fakat gerekli önlemler ve denetlemeler yapılmadığından dolayı, bu çirkin olaylar tekrar tekrar yaşanmıştır.

Böyle olayların yaşanmasını kolaylaştıran iki ana sebep vardır. Birincisi ekonomik kriz, yoksulluk, devletin öğrencilere gereken yurt ve barınma sağlamaması gibi sebeplerden dolayı, ailelerin daha ucuz veya bedava olan tarikat ve cemaatlerin yurtlarına veya kurslarına yönlenmeleridir. Tabi bu yönelimde halkımızın dini duygularının ve hassasiyetlerinin bu tarikat ve cemaatler tarafından kullanıldığı da apaçık ortadadır. İkincisi; devletin tarikat ve cemaat yurtlarını ve kurslarını yeterince ve doğru bir biçimde denetlememesi, caydırıcı cezaları vermemesidir.

Siyasi iktidarın, her fırsatta bu cemaat ve tarikatları kendine yakın gördüğünü vurgulaması, onlara önem ve değer verdiğini göstermesi, hem tarikat ve cemaat görevlilerinin hiçbir şeyden korkmadan davranmalarına hem de devlet bürokrasisinin onlardan çekinmesine sebep olmaktadır. Siyasi iktidarın acilen bu konudaki denetlemelerini arttırması tarikat ve cemaatlere göz açtırmaması gerekmektedir. Kentimizde de böyle çirkin bir olayın yaşanmış olması bizi çok üzmüştür.

Çocuklarımızın gitmesi gereken yerler tarikat ve cemaat yurt ve kursları değil, çağdaş eğitim kurumları, yurtları ve kurslarıdır.

Kim bilir korkudan veya baskıdan dolayı böyle olaylara maruz kaldığını söyleyemeyen kaç gencimiz daha var. Yoksulluktan ve dini hassasiyetleri istismar edildiğinden dolayı evlatlarını bu yurtlara göndermek zorunda kalan kaç aile var.

İşte biz bu döngüyü değiştireceğiz. Önümüzdeki seçimlerde iktidar olup, siyasi iktidar tarafından batırılmış ekonomiyi düzelteceğiz. Yoksulluğu ortadan kaldıracağız. Yozlaşmış eğitim sistemimizi, çağdaş ve modern hale getireceğiz. Tarikatların ve cemaatlerin cirit attığı bu düzeni yıkıp, yerine çağdaş, ilerici ve adaletli bir düzen kuracağız.”