Salgın nedeniyle son 2 yıldır bayramlaşmalar uzaktan oluyor. Bu Kurban Bayramı’na da sayılı günler kala uzmanlar uyarıyor: Bayramlaşmak için açık alanlar tercih edilmeli, temastan kaçınmalı.
2 yıla yakın bir süredir tüm dünyayı kasıp kavuran koronavirüs, her şeyi olduğu gibi bayramlaşmaları da etkiledi. Salgın nedeniyle o eski kucaklaşmalar olamıyor, kalabalık sofralar kurulamıyor.
Uzmanlar, yaklaşan Kurban Bayramı’nda da bayramlaşmak için açık alanların tercih edilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Bayramda dikkat edilmesi gerekenleri Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Recep Demirhan anlattı.
“Tedbirlere ödün vermeden harfiyen uymalıyız ki bayramdan sonrası bizler için hüsran olmasın. Özellikle kapalı alanlarda çok dikkatli olmalıyız. Maskeye, mesafeye ve hijyen kurallarına uymamız gerekiyor. Bayramlaşmayı aynı aile içinde de olsak uzaktan yapmalıyız. Mesela uzaktan selamlaşmalıyız. Öpüşüp sarılmamız gerekmiyor. Kapalı ortamlarda çok uzun süre, özellikle ailenin dışında misafirimiz olduğunda, birlikte kalmamaya dikkat etmeliyiz. Açık alanlarda bayramlaşılırsa, virüsün ortamda bulunmasını ve bulaş oranını azaltmış oluruz.”
Bayramda başka nelere dikkat edilmesi gerekli;
“Açık alanlarda maskeyi çıkartabiliriz ama mesafeyi koruyarak”
Kişilerin aşılarını yaptırsa bile kurallara uymasının önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Demirhan, şu anda tüm dünyada baskın olan Delta varyantının kolay ve hızlı şekilde yayıldığına dikkati çekiyor.
“Şu anda Delta varyantı oldukça yayılmış durumda. Dolayısıyla kısa süreli kapalı alanda birlikte olabiliriz ama mutlaka maske ve mesafeye dikkat edeceğiz. Aşılanmış olsak dahi bu kurala uymak gerekiyor. Çünkü ülkemizde koronavirüsü tamamen ortadan kaldırmış değiliz. Tedbirlerin yanı sıra aşılarla birlikte toplumsal bağışıklık kazanılana kadar bu kuralları sürdürmek mecburiyetindeyiz. Açık alanlarda maskeyi çıkartabiliriz ancak yanımızda yüksek frekansla konuşan, öksüren ya da hapşıran biri varsa o kişilerden uzak durmaya gayret göstererek. Delta varyantı aşılanmamış kişiler arasında ve aşı oranı düşük illerde daha çok yayılıyor.
“50 yaş üstü 3. dozunu muhakkak yaptırmalı”
2 doz aşısını Çin yapımı Sinovac olan 50 yaş üstü ve risk grubundaki kişilerin de muhakkak üçüncü doz hatırlatma aşılarını yaptırmalarını öneren Başhekim Prof. Dr. Recep Demirhan, böylelikle toplumsal bağışıklığın elde edileceğini ve bulaşın da önüne geçileceğini söylüyor.
“Elimizdeki aşılar; özellikle BioNTech, virüsün tüm varyantlarına karşı etkili. Dolayısıyla tüm toplumun aşılanması gerekiyor ki hastalıktan muzdarip olmayalım. Elimizde yeterli miktarda aşı var. Bu aşılarımızı düzenli yaptıralım. Aşılama hızımızı artırırsak sonbahar bizim için çok iyi olacak. Aksi halde 4. dalga da gelebilir.”