DEVA YALOVA, 1.OLAĞAN DÜZCE İL KONGRESİ’NE KATILDI
Demokrasi ve Atılım Partisi Yalova İl başkanı Mehmet Demirhan, İl Eğitim, Sağlık ve Sosyal İşler Başkanı Erdal Altun, İl Kadın Çalışmaları Başkanı Leyla Doğru, İl Teşkilat İşleri Başkanı Ünsal Akbay, İl Disiplin Kurulu üyesi Ömer Demir ve İl yönetim kurulu üyesi Zeynep Özkap 4 Aralık Cuma Günü, DEVA Partisi Düzce İl Teşkilatının 1.Olağan Kongresi’ne katıldı.
Şu zamana kadar toplam 39 il kongresini tamamlamış olan DEVA Partisi , Düzce İl Kongresi ile 40’ı tamamlıyor. DEVA Partisi Düzce Kurucu İl Başkanı Murat Caymaz ve yönetimi tarafından oldukça güzel karşılanan Demirhan ve yönetimi, memnuniyetini dile getirdi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan partisinin 1. Olağan Düzce İl Kongresi’nde konuşuyor.
Ali Babacan: “Bu kurak topraklarda damla damla yayılıp umudu yeşerteceğiz demiştik. 78 il, 468 ilçede kurucu heyetler görevlendirdik. 40 ilde kongrelerimizi tamamladık. Rekor bir hızla teşkilatlanıp, ülkemize yayıldık. Çünkü Türkiye’nin DEVA’ya su gibi ihtiyacı var. Umudumuzu büyütüyor, ülkemizin her yerinde filizleniyoruz.
En temel ilkemizi önce insan diyerek ifade ettik. İçinde bulunduğumuz günler adeta vatandaşlarımızın canının derdinde olduğu zamanlar. Ülkeyi yönetenler malesef bu salgını da yönetemedi. Salgının kontrol altında yürütülmesi gerekirken hükümet sadece izlemekle kaldı. Koronavirüs, hükûmetin alacağı tedbirlerden güçlü değildir. Kimse suçu başka yerde aramasın. Bu kadar fazla can kaybı, iktidarın yanlış politikalarından kaynaklanıyor.
Cumhurbaşkanı’na sesleniyorum, bir kez olsun, mesela söz konusu sağlık iken, aklınıza tüm Türkiye’nin cumhurbaşkanı olduğunuzu getirin. Salgınla ilgili önlemleri açıklarken muhalefete saldırıyorlar. Vatandaş can, bunlar başka şeylerin derdinde.
“MADEM PARANIZ VAR NEDEN VATANDAŞIN YAKASINA YAPIŞIYORSUNUZ?”
‘Salgın nedeniyle sıkıntı yaşayan bazı ülkelere bütçe desteği veriyoruz’ demişler. Ekonomi çökmüş, vatandaş aç biilaç yaşıyor. Madem paranız var, bu vatandaşın yakasına ne diye “vergi vergi” diye yapışıyorsunuz?
Medyaya sesleniyorum. Hastanelerde yer yok. Halkımız tedavi imkanına ulaşamıyor, hayat mücadelesi veriyor. Bunları gösterin, paylaşın. Özgür basın hayat kurtarır. Mesleğini hakkıyla yapmaya çalışan gazeteciler, bugünkü iktidarın ekonomik yıpratmasının yanı sıra, ideolojik denetim aracına dönüştürdüğü RTÜK cezalarıyla karşı karşıyalar. Basın özgürlüğü, çoğulcu demokrasi için bir zorunluluktur. Sosyal medya olmasaydı, kayıplara karışan bakan istifasını duyuracak mecra bile bulamayacaktı. Özgürlük herkese lazım. Size de…
Bu iktidar iş başında olduğu sürece artık; Umut yok, Daha iyisi yok, Yarınlar yok. Sadece korku var.”dedi.